"Geçtiğimiz Pazar günü Ensar Vakfı'mızın gelenek halini almış bulunan pikniklerinden 32'cisine katıldım. İmam Hatip ve Ensar dostları aileleri ile birlikte orada idiler, yaklaşık altı bin insanımıza maddi ve manevi ziyafetler sunuldu. Allah daim etsin, Allah rızasından başka bir maksadı olmayanlara başarılar lütfeylesin, onlardan inayetini esirgemesin. Her katıldığımda yaptığım gibi bu yılki piknikte de bir konuşma yaptım. Konuşmak için platforma çıktığımda katılanların yaş durumu dikkatimi çekti, 15-30 yaş arası gençlerimizin sayısı oldukça az idi. Bu sebeple konuşmamın bir kısmında "elektronik aletlerin elimizden aldığı, aramıza bir duvar örüğü çocuklarımız ve gençlerimizle aynı ortamı, değerleri ve hayatı paylaşabilmek için ne yapmalıyız?" sorusuna cevap aradım. Son yıllarda bu problemden şikayet etmeyene rastlamadım diyebilirim. Her tabakadan insanımız, çocuklarının ve gençlerinin elektronik ve sanal aleme intisap etmelerinden, sohbet ortamının yok oluşundan, bu intisabın birçoğu için bağımlılık haline geldiğinden şikayet ediyordu.
Kitaplarda, dergilerde, medyada bu konuyu ele alan uzmanları da takip etmeye çalıştım, sonucundan emin oldukları bir çözümü dinlemek, okumak nasip olmadı.
Yeşilay'ın uyuşturucudan sonra bu elektronik bağımlılığı da tedavi ve ıslah programına alması hepimizi düşündürmelidir.
Eşsiz Nur kitapları ve senaryosu dini açıdan değerlendirmem için bana verildiğinde, daha önce yazılmış olan turden, sıkıcı bir dini içerikli metinle karşılaşacağım ön yargısına sahiptim. Ancak okumaya başladığımda heyecan dolu, zaman zaman duygu yüklü, okumaya ara vermek istemediğim, sürükleyici bir metin ile karşılaştım. Dinimizin ve değerlerimizin yeni nesillere onların ilgisini çekecek şekilde anlatılması hususunda uzun yıllardan beri kafa yoran bir ilahiyatçı olarak, Eşsiz Nur kitapları ve filminin din ve değerler eğitiminde yeni bir kapı açacağına inanıyorum.
Eşsiz Nur film projesi ilk defa önüme geldiğinde beni çok heyecanlandırdığını söylemeliyim. Bunca yıllık profesyonel hayatımda, ilk defa, “öğreten adam “ pozlarında , didaktik ve sıkıcı olmadan çocukları ve kendini hala çocuk saflığında hissedenleri eğlendirerek, heyecanlandırarak Peygamber Efendimizin doğum öncesini ve Alemlere rahmet olacak doğumunun önemini anlatmak isteyen bir projeyle karşı karşıya olduğumu gördüm.Özellikle hikayesinde, çocuklara hitap edecek bir fantastik dünyada Peygamber Efendimizin doğumunu engellemeye kalkışan kötülere karşı onları engellemeye çalışanlar arasındaki kahramanlardan bazılarının günümüzde yaşayan çocuklar olmasının çok isabetli bir karar olduğunu düşünüyorum.Eski bir atasözümüzde de söylendiği gibi “ ağaç yaşken eğilir”.Yani bu filmi seyreden çocukların filmdeki çocuklarla özdeşleştikleri zaman farkında olmadan bile olsa bir Peygamber sevgisi ve onu koruma bilinci kazanacaklarına canı gönülden inanıyorum.
Bu projenin mimarı sayın Nevin Nesrin Aydın hanım efendiyi böyle bir projeyi ortaya koyduğu için ne kadar tebrik etsek azdır. Kesinlikle böyle bir projede ona bütün desteğin verilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Saygılarımla
S.Mehmet İnan
Eşsiz Nur başlıklı çalışma, çocukluk çağı duygu ve zihin dünyası gözetilerek hazırlanmıştır. Pedagojik açıdan isabetli yaklaşımlara sahiptir ve özenle şekillendirilmiştir. Anlatıcı karakterler olarak yer yer hayvanların ve nesnelerin de kullanılması, alışılmışın dışında bir seçimdir ve çocukların ilgisini çekerek konuya odaklanmalarını sağlamaktadır.
Peygamberle ilgili bilgiler klasik yaklaşımlarla ve didaktik biçimde anlatıldığında oluşan “din dersi” havası yerine, bilgilerin sıkmadan, masal-öykü havasında anlatılması ve bunu yaparken günümüze ilişkin mesajların da verilmesi çalışmayı etkileyici kılmıştır. Yine peygamberi sadece elçilik göreviyle değil, insani yönleriyle anlatarak onun çocuk, genç, evlat, eş, baba gibi kimliklerine ve rollerine vurgu yapılmış ve bu şekilde peygamber hayatımıza yakınlaştırılmıştır.
YENİ DÜNYAYA YENİ BİR PENCERE: “EŞSİZ NUR”
Batı dünyası kutsal haçtan, şükran gününden, noel babasına kadar her türlü objenin oyuncağını, maketini, çok sayıda filmini, çizgi sinemasını yaparak dini, hayatın içine sokmuştur. Hristiyanlık mistik ve büyülü bir dünya gibi gösterilerek mitolojik ve efsanevi bir dille kitaplara, (Bkz. Harry Potter) filmlere aktarılmaktadır. Modern çağların çocuklarına, dini değerlerin somutlaştırılarak modern anlatımlarla ulaştırılması gerekir. İslam’ın sembolik anlatımının çocukların kavrayış düzeyine hitap edebilmesi için, Eşsiz Nur gibi projelere büyük ihtiyaç vardır. Çocuğun dinle sanat aracılığı ile buluşturulması, Türkiye için olduğu kadar, İslam Dünyası için de büyük bir yeniliktir. Özlenen Elçi projesi, yüksek idealleri ve umudu bir arada yeni bin yılın çocuklarına sunmaktadır. Özlenen Elçi, bir şairin elinden çıkmışçasına çarpıcı, bir bilgenin zihninden süzülmüş kadar düşündürücü, edebi kalemden yazılmış gibi nezih bir içeriğe sahiptir. Nevin Soysal Aydın Hanımefendinin Eşsiz Nur çalışması, tüm zamanların ilk çok yönlü sanat örneğidir diyebiliriz. Eşsiz Nur bir müzikalden öte, çocuklara hayatın kapısını aralayan bir ışık kaynağıdır. Çünkü dünyanın Hz Muhammed’in mesajlarına ve öğretilerine her dönemden daha çok ihtiyacı vardır. Geleceğe yön verecek çocukların sıkılmadan, bir kalıba girmeden, zevk alarak ve düşünerek hakikati öğrenmeleri, eğitim formasyonuna uygun bir yaklaşım olacaktır. Başta Nevin Soysal Hanımefendiyi, ardından emeği geçen tüm ekibi yürekten kutlar, çalışmanın geniş kesimlerde yankı bulmasını dilerim.
Eşsiz Nur 1-Özlenen Elçi Siyer Albümü, mevcut haliyle Hz. Peygamber’in doğumundan ilk vahyin gelişine kadar kırk yıllık süreci konu edinmektedir. Çalışmanın Hz. Peygamber’in bütün hayatını ihtiva edecek şekilde devam edecek olması ümit verici ve sevindiricidir. Çalışmanın temel amacının edebiyat ve sanat imkanlarından yararlanarak özellikle çocuklara Hz.Peygamber sevgisinin verilmesi olduğu anlaşılmaktadır. Konular yeri geldikçe hayvanların dilinden anlatılmış ve muhatap kitle olan çocukların daha içten, daha kalıcı ve daha dikkat çekici bir şekilde Hz. Peygamber’in hayatına dair bilgilere, bilgi-duygu ve sevgi üçgeni içerisinde sahip olmaları amaçlanmıştır. Albüm bu yönüyle başarılı gözükmektedir.
Din eğitimini daha etkili kılmanın yollarından biri de sanattan yararlanmadır. Bu çerçevede ülkemizde din eğitiminde en yaygın sanat dallarından müzik alanından pek fazla yararlandığımızı söyleyemeyiz. Müzik, duygu, düşünce, tasarım ve izlenimleri belirli bir güzellik anlayışına gore birleştirilmiş seslerle anlatan bir bütündür. Müzik her yaştan insanı etkileyen evrensel bir dildir. Özellikle çocuklar müzikten daha fazla etkilenirler.
Nevin Soysal Aydın Hanımefendi kurduğu Minik Kalpler Korosu aracılığıyla çocuklara İslami değerleri sevdirmeye çalışıyor. Son çalışması Eşsiz Nur-Özlenen Elçi CD’sinde Peygamber Efendimizi anlatıyor. Bir anlamda bir siyer çalışması olan eserde peygamberimizin dünyaya gelişi ve yaşanan sevinç şiir diliyle anlatılıyor. Çocukların anlayacağı dil ve üslubun kullanıldığı metinlerde, duyguları harekete geçirici bir anlatım ve peygamber sevgisinin amaçlandığı görülmektedir. Ekibi tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum.